Oyuncu Guillaume de Tonquédec HD filmleri izle

15. yüzyılda, Prens Vladimir, karısını acımasızca kaybettikten sonra Tanrı'yı inkar eder. Bu beraberinde acımasız bir laneti getirir; ölümsüzlük. O andan itibaren, Drakula olarak zaman içinde sonsuz bir varoluşa hapsolmuş bir şekilde dolaşır. Onu ayakta tutan tek şey, kaybettiği aşkının düşüncesidir. Ta ki bir gün, 19. yüzyıl Londra'sında, yüzü anıları canlandıran bir kadınla karşılaşana kadar. Benzerlikten büyülenerek, kadını şehrin sokaklarında takip eder. Bu karşılaşma onu yüzyıllardır süren varoluşunun dönüm noktasına götürür.

15. yüzyılda karısını trajik bir şekilde kaybeden Prens Vladimir, yaşadığı acıyla Tanrı’ya sırt çevirir. Bu isyan, ona ölümsüzlükle lanetlenmiş karanlık bir kader getirir. Artık Drakula olarak, zamanın içinde yalnız ve sonsuz bir varoluşa mahkûm bir şekilde sürüklenir. Onu hayatta tutan tek şey, kaybettiği büyük aşkının hatırasıdır. Ta ki 19. yüzyıl Londra’sında, sevdiğini andıran bir kadını görene kadar. Bu gizemli benzerlik onu derinden etkiler ve kadını şehrin sokaklarında takip etmeye başlar. Bu beklenmedik karşılaşma, Drakula’nın yüzyıllardır süren hayatında her şeyi değiştirecek bir dönüm noktasına dönüşür.

200. yıldönümünü kutlayan ünlü bir konyak markası için marka elçisi olmayı kabul eden Stéphane Belcourt, uzun yıllar sonra memleketine döner. Orada ilk aşkının oğlu Lucas ile karşılaşır ve anıları canlanır. Karşı konulamaz bir çekim, tutkunun ateşinde bir olan bedenler.

Babasının baskıcı yapısından kaçmak için evden uzaklaşan Constance, sokaklarda beş parasız dolaşırken. Henri den gelen teklif ile oğlu Paul ve nişanlısının arasını bozmak için evde kalmaya başla

Veronika Polonya'da yaşamaktadır, Veronique ise Paris'de. Birbirinden haberleri bile olmayan bu iki insan, bir şekilde birbirlerinin hayatlarını etkileyeceklerdir.
 Veronika bir müzik okuluna girer ve çok çalışır. Ancak ilk performansını verirken ölür. Veronique'nın hayatı da bu noktadan sonra değişmeye başlar ve aniden şarkıcı olmamaya karar verir.
 Krzysztof Kieslowsk'nin fantaziyle yoğrulmuş bu muazzam filmi, senaryosunun orjinalliği ve Renk Üçlemesinin son halkası olan Kırmızı'da oynayan İrene Jacob'un iki karakteri de son derece inandırıcı bir şekilde oynamasıyla dikkat çekiyor.