Oyuncu Fionn Whitehead HD filmleri izle

Dünya Emily Brontë’ye sesini çıkarmaması ve itaatkar olması gerektiğini söylemektedir. Fikrini söylememesi, düşüncelerini, duygularını ve hayallerini paylaşmaması beklenmektedir. Oysa Emily çılgıncasına yaşamak ister, duygularla dolup taşar. Duyulmak için can atan bir sesi ve hikayelerle dolu bir zihni vardır. Sessiz kalmak ve başkalarının isteklerini yerine getirmekle ilgilenmeyen Emily bize tüm bunların nedenini göstermek üzere.

1961'de, 60 yaşındaki taksi şoförü Kempton Bunton, Goya'nın Wellington Dükü Portresi’ni Londra Ulusal Galeri'den çalar. Bu, Galeri tarihindeki ilk (ve tek) hırsızlıktır. Kempton, hükümetin yaşlılara ücretsiz televizyon sağlamayı kabul etmesi şartıyla tabloyu iade edeceğini söyleyen fidye notları gönderir. Sonrasında olanlar efsane haline gelir. 50 yıl sonra hikayenin tamamı ortaya çıkar - Kempton bir yalanlar ağı örmüştür. Tek gerçek, dünyayı değiştirmeye ve evliliğini kurtarmaya kararlı olan iyi bir adam olmasıdır.

Hasta annelerine yardım etmek için para çalan iki hırsız genç kardeş, unutulmuş bir kuyunun dibinde mahsur kalmış sorunlu bir güvenlik görevlisiyle fikir birliğine varır.

İnsan ırkının geleceği tehlikedeyken, zeka ve itaat için yetiştirilmiş bir grup genç erkek ve kadın, uzak bir gezegeni kolonileştirmek için bir keşif yolculuğuna çıkar. Ancak görevle ilgili rahatsız edici sırları ortaya çıkardıklarında, eğitimlerine meydan okurlar ve en ilkel doğalarını keşfetmeye başlarlar. Gemideki yaşam kaosa dönüşürken, korku, şehvet ve doyumsuz güç açlığı tarafından tüketilirler.

Filmin ana karakterlerinden Fiona Maye (Dame Emma Thompson), Londra'da bulunan ve etik açıdan karmaşık aile hukuku davalarında bilgelik ve şefkatle yöneticilik eden seçkin bir Yüksek Mahkeme yargıcıdır. Ancak yoğun iş temposu için ağır bir kişisel bedel ödeyecektir. Amerikalı profesör Jack Faye (Stanley Tucci) ile evliliği kırılma noktasındadır.
Bu kişisel kriz anında, Fiona'dan zeki bir çocuk olan Adam Henry'nin (Fionn Whitehead) hayatını kurtaracak kan naklini reddettiği davasını yönetmesi istenir. Adam’ın on sekizinci yaş gününe henüz üç ay kalmıştır ve yasal olarak hala bir çocuktur. Fiona kendi etiği gereği çocuğu yaşama zorlamak istemektedir fakat bu mesleği açısından yanlıştır. Fiona hastanede Adam'ı ziyaret eder ve görüşmelerinin ikisi üzerinde derin bir duygusal açıdan etkisi olur ve çocuğun güçlü yeni duygularını ve uzun zamandır gömülü olan düşüncelerini uyandırır. Çocuk bunu Tanrı’nın istediğini Fiona ise ortada Tanrı’lık bir durum olmadığını onun hayatta kalması gerektiğini savunmaktadır.

2. Dünya Savaşı'nın kaderini belirleyen olaylardan biri olan Dunkerque Tahliyesi'ni konu edinen film, yüz binlerce İngiliz ve müttefik askerlerinin etrafının düşman askerleri tarafından sarılması ile başlar. Arkaları deniz olan bir yerde sıkışan askerler, düşman saldırısına karşı çaresiz bir durumda kalırlar.