Korku Filmleri

James Donahue'nun kardeşi Heather ve arkadaşlarının Maryland'deki Kara Tepeler Ormanı'nda kaybolmalarının ardından 20 yıl kadar zaman geçmiştir. James (James Allen McCune) ve arkadaşları Peter, Ashley, Lisa ve rehberleri Lane ile Talia, bu gizemi çözebilmek için aynı ormanda, ellerinde kameralarla birlikte bir araştırma gezisine çıkarlar. Başlangıçta gezi olumlu gitse de gece çöktüğünde, başta tahmin bile edemeyecekleri şeylerle karşılaşacaklardır.  İlk başta Karanlık Orman (The Woods) filmi, daha sonra Blair Cadısı filminin devamı olarak tanıtıldı ve Blair Witch adını aldı.

Yardım isteyen ancak bulamayan Marquis, umutsuzca kara büyüsünden serbest kalmaya ve ailesini kanlı ayın yükselişinden önceki uğursuz bir ritüelden kurtarmaya uğraşacaktır. Bu, Cadılar Bayramı'ndan bir gün önce uygun bir şekilde ortaya çıkan bir hoodoo korku filmine olan ilginizi uyandırmak için yeterliyse, bir battaniyenin altında rahatlayın ve lüks evinde mutlu bir aile hayatı sürdüren başarılı işadamları Marquis T.Woods'un hikâyesini takip edin.  "Spell", izleyicilere hayatın Marquis için her zaman kolay olmayacağını gösteriyor. Abartılı geri dönüşler sayesinde, kendi kendine yeten genç adamın, Appalachia'da bir yerlerde sorunlu bir geçmişi ve istismarcı bir babayı geride bıraktıktan sonra başarılı olduğunu öğreniyoruz. Ancak bu geçmiş, onu zorluklara karşı bulur ve Marquis'e çok az seçeneğiyle yüzleşmekten başka çaresi kalmaz.
Zalim babasının vefat ettiğini öğrenince, ailesini, destekleyici karısı Veora (Lorraine Burroughs) ve iki genç çocuğu, babasının cenazesine katılmak üzere bir geziye götürmeye karar verir. Yeterince elverişli bir şekilde, havacılık, Marquis'in birçok sofistike ilgi alanı arasındadır. Bu seferin dışında, pilotu olduğu özel uçak düşer. Şok geçirmiş, ağır yaralanmış olan Marquis, yaşlı kadının ormanın derinliklerine gizlenmiş tenha tavan arasında uyandığında hemen bir şeylerin ters gittiğinden şüphelenir. Ailesinin hiçbir iz bırakmadan kaybolması ve ağ dışı durumu için bir dizi belirsiz mazeret sunulmasıyla Marquis, yalnız yapabileceği bir şey olmadığını çabucak keşfeder. Eloise'in uğursuz planından kaçmak için kendi içgüdülerine ve hayatta kalma becerilerine güvenmesi gerekecektir. 

Arınma Gecesi 3, yönetmenliğini ve senaristliğini James DeMonaco'nun üstlendiği serinn üçüncü filmi. Tüm dünyada 200 milyon dolar gişe hasılatı yaparak beklenmedik bir başarı elde eden serinin yeni filminde, Amerika’nın Yeni Kurucuları tarafından her yıl hayata geçirilen 12 saatlik anarşinin dehşet verici yeni bölümü gözler önüne seriliyor.

Birlikte tatil yapan dört genç kız, bu tatilin çok eğlenceli geçeceğinden çok emindir. Mükemmel tatilleri için planları ise harabe olmuş bir su altı şehrine dalış düzenleyerek derinlikleri keşfe çıkmaktır. Gençlerin farkında olmadığı şey ise dalışlarını su altı mağalarından oluşan klostrofobik bir labirentte geçirecekleri ve dünyadaki en tehlikeli köpek balığı türlerinin bölgesine girdikleridir. Mükemmel tatil planları hayat mücadelesine dönüşen gençler, sudan çıkmanın ve avcı köpek balıklarını atlatmanın bir yolunu bulmak zorundadır..

Sok-woo, işinden başını kaşımaya fırsat bulamayan, kızını sürekli ihmal eden bir babadır. Doğum gününde kızının ısrarları üzerine, onu, eski eşinin yanına bırakmak için Seul’den kalkıp Busan’a gidecek olan trene gönülsüzce biner. Tren tam kalkmak üzereyken, sıra dışı bir virüsten etkilenen genç bir kadın, trendekilere virüsü yaymaya başlar. Virüsün bulaştığı herkes, teker teker zombiye dönüşür. Sebebi belirlenemeyen virüs, tüm ülkeye yayılırken, hızla Busan’a yol alan trende de Sok-woo, kızı ve daha birçok yolcu amansız bir hayatta kalma mücadelesine girişir.

Yönetmenliğini Dusty Mancinelli ve Madeleine Sims-Fewer’ın yaptığı film, yine Dusty Mancinelli ve Madeleine Sims-Fewer’ın kaleminden çıkan bir eser. Korku ve dram türünde olan filmin başrollerinde Madeleine Sims-Fewer, Anna Maguire, Jesse LaVercombe, Obi Abili ve Jasmin Geljo yer alıyor. Filmde Miriam karakterini Madeleine Sims-Fewer, Greta karakterini Anna Maguire, Dylan karakterini Jesse LaVercombe, Caleb karakterini Obi Abili ve Ivan karakterini Jasmin Geljo canlandırıyor. 

Yönetmenliğini Jessica Hunt ve Sam Mason-Bill’in yaptığı film, yine Jessica Hunt ve Sam Mason-Bill’in kaleminden çıkan bir eser. Korku türünde olan filmin başrollerinde Kevin Cordell, Kayla Charlton, Jackson Batchelor, Suki Jones ve Jessica Hunt yer alıyor. Filmde Thomas karakterini Kevin Cordell, Phobe karakterini Kayla Charlton, Darren karakterini Jackson Batchelor, Diana karaterini Suki Jones ve Kate karakterini Jessica Hunt canlandırıyor. 

Film kel ve tuhaf gözlüklü bir adamın diğer bir adama bir çantanın nerede olduğunu sorması ile başlar. Kel adam için görünüşe göre çanta çok önemlidir ve adam eğer 1 dakika içinde söylemezse elinde tuttuğu bombayı patlatacağını söyler. Tito adında bir suç lideri çantasını saklamış ve hapse girmiştir. Çantada çok önemli olan bir suç aleti bulunmaktadır ve tüm suçlular bir anda onun peşine düşmüştür. Adam çantanın yerini söyledikten sonra kel adam onu yine de öldürür.

Marianne bir din adamı olan eşi Linus ve kızı Adelaide ile İngiltere’de kırsal bir alanda bulunan malikâneye taşınır. Fakat Linus’ın yerine baktığı vaiz, garip bir şekilde ortadan kaybolmuştur ve ailenin yeni taşındıkları ev karanlık sırlara sahiptir. Tüm bunlardan habersiz bir şekilde yeni evlerinde yaşamaya başlayan aile, çok geçmeden bu evde bir şeylerin ters gittiğini fark edecektir.

Kocasının yokluğuna alışmakta zorlanan Jessica, acısının üstesinden gelebilmek için şehirden kaçmaya karar verir ve kendisine yeni bir hayat kurmaya çalışır. Yeni taşındığı şehirde gizemli bir adam tarafından kaçırılır. Kendisini doğanın ortasında izole bir kulübede kilitli bulan Jessica, buradan kaçmanın yolunu ararken aynı zamanda vahşi doğada hayatta kalmak için de mücadele verir.

Tasya Vos, yüksek kaliteli bir suikastçıdır ve ilerleyen teknolojiyle insanların beynindeki implantla onları suikastçı olarak kullanılır. Son operasyonda işler her zamanki gibi gitmez.

Üç kardeş, babalarının ölümü üzerine onun küllerini saçmak için Oregon'a gider. Ormanlık alana giden kardeşlerden biri bu sırada kaybolur. 30 yıl önce de çocuklardan biri aynı yerde kaçırılmıştır ancak geçmişe dair hiçbir şey hatırlamaz. Şimdi kardeşinin nerede olduğunu bulmak için bilinçaltındaki sırları ortaya çıkarmak zorundadır.

Delicesine aşık olduğu kocası tarafından terk edilen Zhenya, büyük bir aşk acısı çekmeye başlamıştır. Buna bir çare olacağını düşündüğü için eski kocasına Kara Düğün adı verilen bir büyü yaptırır. Kocasını kendisine bağlı hale getiren Zhenya, büyünün yan etkilerinden habersizdir. Çünkü kocasını, saplantılı, acımasız, duygusuz ve kıskanç bir canavara dönüştürmüştür. Bu canavar öldüğünde ise Zhenya'a takıntılı bir iblise dönüşecektir.

Aaron Mirtes tarafından yazılan ve yönetilen 2020 yapımı, korku ve fantastik türündeki Ouija Craft (Cadı Tahtası) filmi, 3 büyücü arkadaştan birinin, bir iksir denemesi sırasında ölmesinin ardından bir lanet tarafından takip edilmesini konu alıyor. Filmde, 3 çok yakın büyücü arkadaş ve Abby’nin erkek arkadaşı, birlikte toplanma yerlerinde yeni büyüler ve iksirler denerken, Abby, denediği bir karışımla feci bir şekilde hayatını kaybediyor. Abby’nin arkadaşları ve erkek arkadaşı henüz ölümünün şokunu atlatamamışken, içlerinden farklı olan Jess, sesler duymaya ve Abby’yi görmeye başlıyor. Gördüğü ruhun yönlendirmeleriyle bir Cadı Tahtasına ulaşan Jess, Abby’nin onlardan yardım istediğini düşünerek Rory ve Abby’nin erkek arkadaşı Sam’i de alarak Abby’nin mezarlığına gidiyor ve onunla iletişime geçmeye çalışıyor. Ancak işler hiç bekledikleri gibi gitmiyor ve büyük, lanetli bir karmaşanın ortasında kalıyorlar. Arkadaşlarına yardım etmek için çıktıkları yolda, canlarını kurtarmaya çalışıyorlar.

Ambrose'un kiliseyi ziyaret etmesini önerir ve onu evinden yerel bir mekiğe binmeye yönlendirir ve burada Smith'in arkadaşı olan ve astıma benzer bir hırıltıya sahip olan başka bir şüpheli James Griffin ile tanışır. Ambrose'un hobilerinden ve yaşam şeklinden rahatsız olan üç kız, James'i, Ambrose'u özel olarak götürmesine ikna eder. Ambrose bir silah dükkânına gider ve sahibini gümüş mermi yapmaya ikna eder. Ambrose, James'in daha önce gümüş cephane satın aldığını öğrenir. Mezar taşı gelir ve Ambrose onu arka bahçesine saklar ve mezarı kazar. Bununla ilgili şikâyetler ve köpeğinin çürük kokusu, Ambrose'un iyiliğinden endişe duyan polis tarafından izlenmesine neden olur. Buna rağmen Ambrose, onları müdahale etmemeye ikna eder.

Genç bir adam, yıllar önce ayrıldığı evine geri döner. Burada üvey babası ve hayatı boyunca kendisine işkence eden sırlarla yüzleşmek zorunda kalır.

Genç bir kadın; kriyojenik bir kapsülde, hafızasını kaybetmiş hâlde uyanır. Kim olduğunu ve oraya nasıl geldiğini hatırlamayan genç kadının oksijeni hızla tükenmektedir ve bu kâbustan kurtulmanın bir yolunu bulmak için hafızasını geri kazanmaktan başka bir çaresi yoktur.

Korku filmi kategorisinde bir film olan Mummy Resurgance, bir üniversitedeki bir grup arkeoloji öğrencisinin ve onlara bir şey öğretmek için oldukça hevesli olan bir arkeoloji profesörünün macerasını anlatıyor. Dört kişilik talihsiz bir arkadaş grubu tarafından keşfedilen antik bir Mısır mumyası, aslında lanetlidir ve bu dünyada tek bir amacı vardır; önüne çıkan herkesin ruhunu emerek onları kendisine hizmetkâr yapmak ve gerekli bir ritüeli yerine getirerek sonsuza kadar dünyada yaşamaya devam etmek. Bu tehlikeli mumyanın karşısında ilk çıkan dört arkadaş kötü bir talihin kurbanı olurken, mumyanın incelenmesi için onu üniversiteye getirenler de oldukça şanssız bir sonla karşılaşacaktır.

Jennifer Branagan 7 aylık hamiledir. Beklenmedik bir sinir krizinden sonra istemese de evine, Kansas'a geri dönmek zorunda kalır. Jennifer hem annelik korkusuyla, hem kocası Luke ile yaşadığı kısıtlı ilişkiyle, hem de annesi Meredith'in varlığıyla başa çıkmaya çalışırken bir yandan da hayatını toparlamaya çalışmaktadır. Ancak kiraladıkları evde garip olaylar yaşanmaya başladıkça Jennifer evin perili olduğundan şüphelenmeye başlar. Jennifer bir yandan tüm bunlarla başa çıkarken bir yandan da akıl sağlığını korumaya çalışmaktadır. Evde yaşananların kaynağını araştırmaya çalışır fakat gerçekten var olup olmadıklarından emin değildir.

Sorunları olan genç, bir süre sonra uykudayken yataktan kalkıp gezdiğini anlar. Fakat nereye gidip yada ne yaptığını bir türlü kestiremez bu yüzden kendisine bir kamera bağlamaya karar verir. Video kaydını izlediği zaman korkunç ta olsa bir gerçekle yüzleşecektir...

Genç bir kız ve annesi, yeni bir başlangıç yapmak üzere Crestwick’e taşınırlar. Ancak yeni evlerinin 1800’lerden bu yana, Nefas adında bir iblis tarafından lanetlenmiş olduğundan haberleri yoktur. Genç kızların ruhu ile beslenen Nefas’ın artık yeni bir hedefi vardır. Kasabada yaşayan bir doktor, geçmişte yaşananları bildiği için bu anne kızın hayatını kurtarmak için elinden geleni yapmaya karar verir.

Aradan çok vakit geçmeden Eve hayatının hatasını yapar ve adamı öper. Bu sırada henüz yeni sevgilisini kaybettiğini söylediği kardeşiyle arabaya binerler ve üçü bir yolculuğa çıkarlar. Arabaya bindikten sonrasıyla öncesi arasında inanılmaz bir fark olduğunu fark eden Eve inmek ister ancak adamın buna izin vermeye hiç niyeti yoktur. İşlerin kötüye gideceğini fark eden Eve zorla da olsa arabadan inmeyi başarır. Bu sahneden sonra kovalamaca başlar. Eve bir ormana doğru kaçar ve bu ormanla ilgili çok çeşitli korkunç hikâyeler anlatılmaktadır. Kovalamaca ormanda devam ede dursun bir adam Eve’i, kovalarken kovalamaca sürüp durur. Bu sırada olanlar sadece ikisi arasında değil, denk geldikleri tüm insanların da dâhil olmasıyla daha da ilginç bir hale gelecektir. Başından sonuna dek korku ve gerilim dolu bu film tansiyonunuzu yükseltecek türden.

Genç bir kadın, Manhattan'dan ayrılıp küçük bir kasabada yaşamaya başlamalarının ardından hem eşinin hem de yeni evlerinin uğursuz sırlar gizlediğini keşfeder.

Emma ve Henry, evliliklerindeki kıvılcımı kaybetmeye başlayan bir çifttir. İlişkilerini yeniden canlandırmak isteyen çift, tatile çıkmaya karar verir bunun için de akıllı ev sisteminin olduğunu bir ev kiralarlar. Başlarda her şey yolundadır ancak bir gece eve gelen davetsiz misafirin onları huzursuz etmesiyle evden ayrılmaya karar verirler. Ancak çok geçmeden otomatik güvenlik sistemi nedeniyle evde mahsur kaldıklarını fark ederler. Evin içinde yayılan bir ses onların hareketlerini komuta etmeye başlar. Durum giderek daha kötü bir hal alınca Emma ve Henry çok geç olmadan evden kurtulmanın yolunu bulmaya çalışır.