Filmler

Stephen King'in küçük bir romanından uyarlanan bu filmde, yazar (Richard Dreyfuss) kendi ve üç diğer arkadaşının yaşadığı macerayı ve kahramanlıklarını anlatıyor. Bu çocuklar, 1950'lerde Oregon ormanlığında kayıp bir çocuğun cesedini aramaya koyulurlar. Yol boyunca daha da yakınlaşan çocuklar birbirleri hakkında da çok şey keşfederler...

Diş perisi Violetta ve Maxie'nin muhteşem dostluğuyla tanışmaya hazır olun! Diş Perisi diyarından gizlice insanların dünyasına gelen Violetta'nın kalpleri ısıtacak serüveni doğayı çok seven Maxie ve annesinin şehre taşınmasıyla başlıyor. Bu durumdan pek de hoşnut olmayan Maxie çok kısa süre sonra yaramaz diş periyle dost olur ve evine dönmesi için unutulmaz bir maceraya çıkarlar.

Angie ve onun arkadaşlarının hayatları gözler önüne geliyor. Angie, her zaman bir hayalle yaşamış bir genç kızdır, süper kahraman olup, insanların hayatlarını hatta dünyayı kurtarmak istemiştir. Bu kazadan sonra, Angie’in aradığı fırsat ayağına gelmiştir, Angie, kazadan sonra, çocukluğundan beri hayalini kurduğu süper kahramanlık seviyesine artık çok yakındır ve önüne gelen bu şansı en iyi şekilde değerlendirecektir.

Portokalos ailesine katılın ve sevgi, sürprizler ve eğlence dolu sıcak ve komik bir yolculuk olan Yunanistan’daki aile buluşmasına katılmalarını izleyin. Yunanistan’a gerçekleştirdiği aile buluşması seyahati sırasında Toula, geçmişinin izlerini sürmeye kararlıdır. Ölen babasının çocukluk arkadaşlarını tespit etmek için büyük bir çaba içine girmiştir.

Beni Tarzana’ya Götür Filmi, Şirketlerinin kendileri hakkında yasadışı bir şekilde casusluk yaptığını, veri topladığını ve sattığını öğrenen üç arkadaş, şehvet düşkünü bir patrona ve şirketin manyak, Tarzan takıntılı CEO’suna karşı savaşmak için bir araya gelir.

Ben Thor, 1970'ler ve 1980'lerde vücut geliştirmeci, çelik bükme, tuğla kırma ve rock yıldızı Jon Mikl Thor'un hikayesidir. Kült klasikleri Rock 'n' Roll Nightmare ve Zombie Nightmare'de başrol oynadığı kısa ama unutulmaz bir film kariyerinin ardından Thor, eğlence haritasından neredeyse tamamen kayboldu. Ancak emekliliğinin on yılında, sadece bir ölümlü olarak yaşayamayan Thor, tüm kariyeri boyunca elinden kaçan bir başarı düzeyine geri dönmeye çalışır - onu neredeyse öldürecek bir  dönüş. Film, iniş ve çıkışların adil payından fazlasını görmüş bir kariyer boyunca kararlı bir oyuncunun yükselişini, düşüşünü ve yeniden doğuşunu takip eder. 

59 yaşındaki Daniel Blake, New Castle’da yaşayan bir marangozdur. Fakat ciddi bir sağlık sorunu nedeniyle çalışamamaktadır. Hayatında ilk kez “işsizlik fonuna” başvuran Daniel, gerçekten hasta olduğunu bürokrasiye kanıtlamaya çalışır. Ama sistemin çarpıklığı nedeniyle devlet yardımı da alamaz ve yeniden iş aramak zorunda kalır. Daniel bu zorlu süreçte Katie adında bir anne ve onun küçük çocuklarıyla dostluk kurar. Kendisi gibi bozuk sistemle ve boğucu bürokrasiyle mücadele eden ve iki çocuğuna tek başına bakmaya çalışan genç Katie ile yoldaş olacaktır.

Tanınmış bir sörf film yapımcısı olan Jason Baffa, sörfçü, sanatçı ve çevreci Chris Del Moro'nun yolculuğunu belgeleme görevini üstlendi. Bu yolculuk Chris'i anavatanı İtalya'ya bir yolculuğa çıkarıyor ve burada karayla çevrili bir bölgede birinci sınıf sörf dalgalarını bulmak için imkansız gibi görünen bir arayışa giriyor. Chris'in ulaşılamaz bir hayalin peşinden koştuğuna inanan birçok kişinin şüphelerine rağmen, İtalya gezisi dönüştürücü bir deneyim olduğunu kanıtlıyor. Chris, bu yolculukta mükemmel dalgayı bulmaktan çok daha fazlası olduğunu keşfeder. İtalya'nın güzelliğini keşfederken ve kültür ve geleneklerine daldıkça, İtalyan halkının aileleri ve mirasları ile olan derin bağını keşfeder. İzleyiciler, Jason Baffa'nın merceğinden, İtalya'nın büyüleyici doğal manzaralarını ve burayı ev olarak adlandıran canlı toplulukları sergileyen görsel bir yolculuğa çıkıyor.

Çocuk yazarı olma hayalleri kuran genç bir kadın, huysuz ve zengin yaşlı bir dulla imkansız bir dostluk kurar * birkaç farklı ilişkiyi aynı anda anlatan, tatlı filmlerden... klişe ama izlemesi keyifli. enterasan gelecek bir durumu yok ama izlenir diye düşünüyorum.

Bir süredir mutlu ilişkilerini devam ettiren ve huzurlu bir yaşantı sürmekte olan Michelle ve erkek arkadaşı Allen, evlenmeye karar verdiklerini açıklamak için anne babalarını bir araya getirmeye karar verirler. Ancak beklenmedik ilginç bir gerçek ortaya çıkar. Aileler birbirini çok yakından tanımaktadırlar. Bu tanışıklık çocuklarının evlilikleri hakkında bambaşka fikirlerin ortaya çıkmasına sebep olur.

Asya'nın en büyük uyuşturucu kartelinin görünmez patronunu yakalamaya kararlı bir polis dedektifinin, intikam peşinde koşan bir çete üyesi ile işbirliği yapması konulu film, izleyicilere yüksek dozda aksiyon ve gerilim vaat ediyor. Filmde, son derece karizmatik ve etkileyici bir polis dedektifi karakteri bulunuyor. Dedektif, kartel liderini yakalama konusunda azimli ve kararlı. Kendisi, dedektiflik becerilerini ve zekasını kullanarak bu hedefe ulaşmak için her şeyi göze alıyor.

Ebeveynlik deneyimi olmayan bir adam olan Jason, Noelle'e aşık olmuştur. Evlenmeden önce şüpheci çocukları Sam ve Ben'in kalbini kazanmak için elinden gelen her şeyi yapmak isteyen Jason, Noelle'in babasının ıssız kulübesine mükemmel bir Noel gezisi planlar ve bu zamanı çocuklarla olumlu bir ilişki kurmak için kullanmaya kararlıdır. Ancak beklenmedik engeller ortaya çıktığında bu rüya yolculuğu, Jason ve çocukları ya ayıracak ya da onları birbirine yaklaştıracak türden tehlikeli bir mücadeleye dönüşür.

Lion , Crater , Bill ve Mouse birbirlerini koruyup kollayan ekip halinde çalışan yetim insanlardır. Her türlü işi yapmaktadırlar. Onlara aslında bir grup paralı askerde diyebiliriz. Süper bir soygun gerçekleştirmek için tekrar bir araya gelen ekibin ihtiyacı olan mülteci kampını korumak için bir yabancı istihbarat teşkilatı tarafından tutulan aynı zamanda değerli ilaçları taşıyan bir minibüsü kaçırmaya karar verirler. Ancak kamyonun çalınan altın külçeleri ile dolu olduğunu anladıklarında işler çok çabuk değişecektir.

8 yaşındaki Meral, yeni bir kasabaya taşınmıştır. Ancak okulda yeni arkadaşlar edinmek sandığından daha zordur. Odasında yaşayan küçük bir fare ile dostluk kurar ve ona Peepeep adını koyar. Ailesinin onu görmemesi için ise sürekli yanında taşımaya başlar. Peepeep sayesinde okulda da yeni arkadaşlar edinmeye başlar. Ancak bir gün bir baykuş, Peepeep’i yakalayınca Meral, arkadaşlarını suçlar. Sonunda Meral, hayatın gerçeklerini yavaş yavaş anlamaya başlayacaktır.

Bayan Claus kocası tarafından ihmal edildiğini düşünür ve küçük bir kızın Noel dileğini gerçekleştirmek için Las Vegas'a gider. Bu durumu farkeden Santa Claus, tüm Noel planını riske atma pahasına eşinin peşinden gider.

Bir arazi sahibi ve genç karısı arasındaki bir boşanma davası, daha karanlık bir hale dönüşür ve Whicher'ı İngiltere kırsalının tam ortasına çeker. Burada, en rahatsız edici ve yıkıcı sırları ortaya çıkarır. Bu davetkar cümle, heyecan verici bir hikayenin başlangıcını bize sunuyor.

Her şey bir boşanma davasıyla başlıyor. Ne var ki, bu boşanma davası sıradan bir hukuki süreçten çok daha fazlasını içeriyor. Bir arazi sahibi ile genç karısı arasındaki bu davada, sıradan bir evlilik sorunu değil, daha karanlık bir olay dizisi gelişiyor. Evliliğin yıkılışıyla birlikte ortaya çıkan sırlar, insanın içini ürpertiyor.

Bir sanat tarihçisi, Tapınak Şövalyeleri'ne ait kadim bir haç bulunca onun sırlarını keşfetmek için umulmadık bir grup maceracıyla güçlerini birleştirir.

Bir dönemin favori savaş oyunu olan Amiral Battı'nın hikayesinden uyarlanan filmde Teğmen Alex Hopper Amerikan ordusuna bağlı John Paul Jones savaş üssünde görevli bir subaydır. Hopper’ın ağabeyi Stone ise USS Sampson üssünün komutanıdır. Alex Hopper orduda görevli fizyoterapist Sam ile nişanlıdır ve Sam'in babası da iki erkek kardeşin kumandanı olan Amiral Shane'dir. Bu ekip dünyayı tehdit eden süper güçlere karşı 3 koldan, denizden, karadan ve havadan büyük bir hayatta kalma mücadelesi verecektir.

Beraberinde getirdiği umut ile dünyada tanrılaşan Superman neden olduğu savaş ve yıkım ile birlikte insanlık için tehdit unsuru oluşturmaya başlar. Dünya gerçekte ne tür bir kahramana ihitiyaç duyduğuna karar vermek için çabalarken, kontrolsüz hareketleri süren Süper Kahraman’ın insanlığın yanında mı karşısında mı olacağı merak edilirken Gotham Şehrinin koruyucusu Batman'e karşı giriştiği mücadele yeni bir savaşa davetiye çıkaracaktır.

Mike Mignola, Richard Pace ve Troy Nixey'in çizgi roman serilerinden esinlenen Batman: The Doom That Came to Gotham, kaşif Bruce Wayne'in yanlışlıkla eski bir kötülüğü serbest bıraktığını ve yirmi yıllık bir aradan sonra Gotham City'ye dönüşünü hızlandırdığını gösteren 1920'lere dayanan bir hikayedir. Mantık / bilim güdümlü Batman, Gotham'ın varlığını tehdit eden Lovecraftçı doğaüstü güçlerle savaşmalı, bu arada Green Arrow, Ra's al Ghul, Mr. Freeze, Killer Croc, Two-Face, James Gordon ve Bruce'un sevgili koğuşları da dahil olmak üzere tanınmış müttefiklerinin ve düşmanlarının yeniden tasarlanmış versiyonlarıyla yardım etmeli ve yüzleşmelidir. Diğerlerinden farklı olarak mistik, genellikle korkutucu bir Batman macerasına hazırlanın.

Bakımlı, yalancı ve ölümsüz gibi görünen, soytarı, suçların prensi tüm gücüyle geri döndü. Terry McGinnis. Joker'in sırlarını ortaya çıkarmaya çalışırken, gerçek Pelerinli Savaşçı'nın büyük sırrını keşfeder: Onun Joker'le dövüştüğü gece neler olduğunu. Bruce Wayne. Joker'in son saldırısında ölümden dönmesiyle, yeni Batman, ustasının öcünü almaya yemin eder ve Joker'i sonsuza kadar dinlenmeye gönderir. Kalp durdurucu bir macera ve inanılmaz görüntülere hazır olun!

Batman, Teğmen Jim Gordon ve Bölge Savcısı Harvey Dent’in yardımlarıyla, şehir sokaklarını sarmış olan suç örgütlerinden geriye kalanları temizlemeye girişir. Bu ortaklığın etkili olduğu açıktır, ama ekip kısa süre sonra kendilerini, Joker olarak bilinen ve Gotham şehri sakinlerini daha önce de dehşete boğmuş olan suç dehasının yarattığı karmaşanın ortasında bulurlar.

Yakın arkadaş olan Stacy ve Lydia, destansı birer Bat Mitzvah töreni planlamaktadır. Ama planları, havalı bir oğlan ve okulda yaşanan dramalar yüzünden mahvolmak üzeredir.

Carrie Fisher ve Debbie Reynolds, anne ve kız olarak özel bir bağı paylaşan iki ikonik Hollywood yıldızıydı. Eşsiz ilişkileri ve hayatlarında yaşadıkları inişler ve çıkışlar, Hollywood kraliyet ailesinin hayatına kısa bir bakış sunan dokunaklı bir belgeselde güzel bir şekilde tasvir ediliyor. Belgesel, yalnızca kırmızı halının ışıltısını ve ihtişamını değil, aynı zamanda hem Carrie hem de Debbie'nin kariyerleri boyunca karşılaştıkları perde arkası mücadelelerini de yakalıyor. Film, onların kişisel hayatlarını derinlemesine inceliyor hem bireysel hem de aile olarak zayıf noktalarını ve üstesinden geldikleri zorlukları ortaya koyuyor. Karşılaştıkları zorluklara rağmen Carrie ve Debbie arasındaki bağ kırılmaz kaldı.