Filmler

Milwaukee'de, 1920'lerde zengin ama kaba olan kocası Fred ile olan evliliği körelmiş, iyi görünümlü ve baştan çıkarıcı Dolly, genç "aşk kölesi" Otto'yu yıllarca tavan arasında saklı tutar. Otto aslında sıradan bir tamircidir. Fred’le sadece parası için evlenen Dolly’nin canı ise çok sıkılmaya başlamıştır ve Fred’den eve bir tamirci çağırmasını ister. Ertesi gün eve gelen tamirci ise Otto’dur. Aşkı silah, parayı uyuşturucu olarak gören Dolly, Otto’yu baştan çıkarır ve her gün gelmesini sağlar.

Geceleri gördüğü kabusların sebebini bilmeyen masum Rebecca ise tüm olanları yaşadığı travmaya ve evin korkunçluğuna verir. Ancak evde yerinde gitmeyen bir şeyler vardır. Rebecca bazı kişileri hissediyor, duvarların içinde birilerinin olduğu söylüyorsa da erkek arkadaşını inandırmayı başaramaz.

17. yüzyılda İngiltere'de yaşayan William ve Katherine çifti, beş çocuğuyla birlikte ıssız bir ormanın içerisinde hristiyan kurallarına sıkı sıkıya bağlı bir şekilde yaşamaktadır. Aile düzenleri ise beklenmedik garip olayların ortaya çıkmasıyla sarsılmaya başlar. Yeni doğan çocukları Sam, ardında hiçbir iz bırakmadan ortadan kaybolur, büyük kızları Thomasin ilahi sesler duyduğuna inanmaktadır, ikizleri ise tuhaf kafiyeler mırıldanmaya başlar. Bu durumlar ailenin başına gelecek büyük felaketlerin başlangıcı olur.

Ben Gates’in John Wilkes hakkında yeni bir bilgi sunumu esnasında Booths’un günlüğünden on sekiz sayfa eksiktir. Çok geçmeden Mitch Wilkinson adında biri kalkar ve söz konusu günlükten eksik olan bir sayfayı okumaya başlar. O sayfada Ben’in büyük babası Thomas Gates’ten söz edilmektedir ve kendisi Abraham Lincoln olayında suikastçiler destekçilerindendir. Ben Gates, Abraham Lincoln olayının ardındakileri çözmek istemektedir.

Jenna, Mike, Steven ve Celeste dört yakın arkadaştır. Mike ve Celeste ve Steven ve Jenna sevgilidirler ve uzun süredir de birliktedirler. Ancak bu arkadaşlar arasında görünenin dışında dram dolu bir birliktelik vardır. Mike ve Jenna gizli gizli bir ilişki sürdürmektedir. Henüz bunun farkında olmayan Celeste ve Steven yakın arkadaşlardır. Celeste’nin 25. Doğum günü yaklaşmıştır ve hep birlikte bir seyahate çıkmaya karar verirler. Hep birlikte seyahat çantalarını toplayarak bir araba alıp gezmeye hazır hale gelirler. Bu sırada Celeste sevgilisi Steven’ın önceki gece nerede olduğunu sorar ancak tatmin edecek bir cevap alamaz. Bu yüzden biraz endişelenir ve Steven’dan şüphelenmeye başlar. Birkaç kez sormasına rağmen bir türlü cevap alamayan Celeste, kendi doğum gününde bile mutsuz görünmektedir. Bunu gören Mike bu duruma çok üzülür ve arkadaşını neşelendirmeye çalışır. Ancak Celeste’nin aklı Mike’ın önceki gece ortada olmadığı gibi Jenna’nın da olmadığındadır.

Evine dönmekte olan yüksek lisans öğrencisi Lucy (Brittany Snow, Pitch Perfect) Brooklyn metrosundan çıktığında, yaşadığı muhit olan Bushwick'in polisle çatışan siyah kostümlü askerlerin saldırısı altında olduğunu görür. Yayalar ya otobüslere götürülüyor ya da vuruyorlardır. Eski donanma sıhhiyecisi Stupe (Dave Bautista, Galaksinin Koruyucuları) isteksiz de olsa bu iç savaşta hayatta kalmasına yardım eder. Onlar kimin ne için saldırdığından habersizken New York'taki yıkım yayılmaya devam etmektedir. Güvenli bir yere ulaşmak için Bushwick'in yağmacılarla, yerel milislerle, işgalci güçlerle ve tehlikelerle dolu beş bloğunu geçmek zorundadırlar.

Filmin oyuncu kadrosunda eski Klan üysesi olan Mike Burden, Garrett Hedlund tarafından canlandırılıyor. Judy karakterini Andrea Riseborough oynarken, Clarence Brooks rolünde ise Usher bulunmakta. Kennedy rolü ile karşımıza, Oscar ödülü bulunan dünyaca ünlü aktör Forest Whitaker çıkıyor. Tom Griffin rolünde ise gene dünyaca ünlü olan ve 2 Oscar ödülü blunan Tom Wilkinson’u görmekteyiz.
Oyuncu kadrosunun ödüllerle dolup taştığı filmin, eleştirmenler tarafından aldığı yorumlar ise iyi yönde kendilerini göstermekte.  Bir drama türü olan yapımın bütçesinin boyutları bilinmese de gişelerden elde ettiği miktarın 139 bin dolar olduğu bilgisi bulunmakta.

Steve, gündelik hayatında oldukça garip bir sorun yaşamaktadır. Steve’in sorunu evindeki gördüğü her nesnenin, duyduğu her sesin kendisine  geçmişinde yaşadığı belirli olayları hatırlatmasıdır. Bu yaşadığı geçmişe dönük anıları hissetme problemi yüzünden Steve’in geçmişi asla peşini bırakmamaktadır. Steve, yaşadığı bu sorunla beraber, nasıl olup da yalnız kaldığını anlamak için tüm anılarını bir yapboz gibi birleştirir. Geçmişte yaşadığı her önemli olayı yeniden yaşarken, kendisinde, babasında da bulunan genetik bir sorun yüzünden kendini dış dünyaya kapattığını fark eder. Yaşadığı bu sorunla geçmişi ile sürekli karşı karşıya gelen Steve’in hikayesini konu alan film, Steve’in geçmişini ekranlara getirirken, akıllara acaba geçmişini atlatıp devam edebilecek mi, hayatına girenleri ve en önemlisi kendisini bu yolda affedebilecek mi sorularını getiriyor.

Zor geçen hayatını düzeltmek için acil paraya ihtiyacı olan adam, bu durumun üstesinden gelebilmek için soygun planı yapar. Başarısızlıkla sonuçlanan bu girişim adamın hayatında çözülmesi zor sorunlar yaratır. Uyuduğunda korkunç kabuslar gören adam uyumaktan korkmaya başlar. İşler öylesine kötüleşir ki artık gündüz dahi halüsinasyonlar görmeye başlar.

Ağır bir kazanın ardından Lucie dans aracılığıyla kendini tekrar bulmaya çalışır ve öz güven eksikliğiyle boğuşan break dansçı Vincent ile tanışır.

Roy Pulver, ülkesine uzun süre hizmet eden ve bir süre önce emekli olan özel kuvvetler subayıdır. Cinayete kurban giden Roy, öldüğü günün sürekli tekrarlandığı bir zaman döngüsüne hapsolduğu keşfeder. Ölümünün ardındaki gizemi açığa çıkarmak için hareke geçen Roy, zamana karşı verdiği bu savaşta döngüden kurtulmayı başarabilecek midir?

İki grubun sürekli olarak çatışmaları ve kavgaları gündeme gelmektedir. Bir grup futbolculardan oluşan arkadaş takımı iken diğer grup punkçı müzik ile uğraşan bir ekiptir. Uzun zamandan beri birbirlerini sınayıp keskin kavgalar eden grup sonunda büyük bir kargaşaya davet çıkarmayı başarırlar. Futbolcu grubu, punkçu gençlerden birini feci şekilde döverler ve büyük kavganın fitili ateşlenecektir.

Rex, gizemli ve karanlık geçmişinden kaçmak için yaşadığı ülkeyi terk eder. Fakat geldiği yer terk ettiği yeri aratacaktır…

James Donahue'nun kardeşi Heather ve arkadaşlarının Maryland'deki Kara Tepeler Ormanı'nda kaybolmalarının ardından 20 yıl kadar zaman geçmiştir. James (James Allen McCune) ve arkadaşları Peter, Ashley, Lisa ve rehberleri Lane ile Talia, bu gizemi çözebilmek için aynı ormanda, ellerinde kameralarla birlikte bir araştırma gezisine çıkarlar. Başlangıçta gezi olumlu gitse de gece çöktüğünde, başta tahmin bile edemeyecekleri şeylerle karşılaşacaklardır.  İlk başta Karanlık Orman (The Woods) filmi, daha sonra Blair Cadısı filminin devamı olarak tanıtıldı ve Blair Witch adını aldı.

Lawrence Michael Levine’in yazıp yönettiği Black Bear, yaratıcılık konusunda sıkıntı çeken bir film yapımcısının hikâyesini konu alıyor. Geçirdiği sıkıntılı dönemde inzivaya çekilme ihtiyacı duyan Allison karakterinin bir arkadaşının önerisiyle gittiği göl kıyısındaki evde, evin sahipleri olan müzisyen Gabe ve dansçı partneri Blair ile geçirdiği günleri sıra dışı bir anlatımla aktaran film, üç karakterin olay örgüsündeki kırılmalarla değişen ilişki dinamikleri üzerine kurulu. Allison’ın, Blair ve Gabe çifti ile olan iletişimi ilerledikçe çözülen bir hikâye ortaya çıkıyor. Bu noktadan sonra kamera önü ve arkası arasındaki ayrım da yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Böylelikle karakterin başka bir karakteri canlandırdığı, film içinde filmin yer aldığı, çok katmanlı bir yapıyla karşılaşıyoruz. Tüm bu kırılmalar, çeşitli zıtlıklar arasındaki çekişmelerin işlendiği derinlikli bir anlatı oluşturuyor.

Gelecek vadeden bir avukat, bir mühendisi kaçıran eski arkadaşıyla pazarlık yapmakla görevlendirildiğinde geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalır.

Martha, evde doğum yaparken oldukça zorlayıcı deneyimler yaşar. Bunun ardından yaşadığı duygusal çöküntüyle ve dalgalanmalarla mücadele vermesi, bir yandan da kocası Sean ve annesi Elizabeth ile yaşadığı sorunlarla başa çıkması gerekmektedir.

Kızı kaçırılan dengesiz, eski bir Özel Kuvvetler mensubu onu kurtarmak için içindeki vahşi canavarı ortaya çıkarır ve çok geçmeden kendisi şüpheli konumuna düşer.

Samantha'nın hayatı, korkunç bir araba kazasının ardından 10 yaşındaki kızı Cassie'nin ağır şekilde yaralanmasına neden olur. Cassie'nin babasıyla kötüleşen evliliği sırasında Samantha, kızının iyileşmesine yardımcı olması için hemşire Margaret'i işe alır. Kendi çocuğunun kaybına üzülen Margaret, ona ait olduğunu düşündüğü kızını geri almak için Samantha ve Tom'a karşı bir intikam görevine girişir. Şimdi bir hastanede hemşire olarak görev yapan Margaret sınırları zorlayacaktır.

Amerikalı astronot William D. Stanaforth, bir mekikle Mars'a doğru tek kişilik bir görev için hareket eder. Fakat 270 gün sürmesi beklenen bu yolculuk, sandığı kadar kolay geçmeyecektir.

Beyond The Woods filmi 2019 Ekim ayında Amerika’da vizyona girmiş bir gerilim filmidir. Filmde bir adamın işlediği cinayetten haberi olan eşinin kardeşini ortadan kaldırmaya çalışması konu alınmıştır. Filmin yönetmenliğini daha önce Compulsion, Dis-Harmony ve Teen-Titans Say No to the Mask filmlerinin yönetmenliğini yapan 5 ödül ve 5 ödül adaylığı sahibi Brayden DeMorest-Purdy yapmaktadır. Filmin senaryosunu ise Brayden DeMorest – Purdy ile beraber daha önce Tully, In God I Trust ve Velvet Cut filmlerinde rol alması ile tanınan aktör Steven Roberts kaleme almaktadır.

Endres yeni görevlerini layık bir şekilde yerine getirir ve kralın sarayında kendini rahat hisseder. Bir gün kralın kızının en sevdiği atının hayatını kurtardığında saraydaki ünü yükselir ve hatta Prenses Leonora'nın dikkatini çeker. Bu onu altın kâseye bakması için cesaretlendirir, ancak Endres, ölüm cezası ile cezalandırılacak olduğu için reddeder. Ayrıca, yanlış bir şey yaptığında kraldan bunu saklayamayacağı hissine kapılmıştır. Bu yüzden kral tarafından kraliçeden bir yüzük çalmakla suçlanması onu şaşırtır. Sadece prensesin tanıklığı ve yardımı sayesinde masumiyetini kanıtlama şansı elde eder, yoksa hemen zindana atılacaktır. Endres, sıkıntı içinde, kralın bilgeliğini kazanma umuduyla altın kâseye bakar. 

Film, yoksul köylüden modern Hindistan’da başarılı bir girişimciye dönüşen Balram Halwai’nin yükselişinin hikâyesini anlatıyor. Kurnaz ve hırslı Balram, Amerika’dan yeni dönmüş Hindistan sosyetesinden Ashok ve Madam Pinky’nin şöförü olur. Tam bir hizmetçi olarak eğitilen Balram, zengin sosyetik efendileri için vazgeçilmezdir. Ancak bir ihanet gecesinin ardından, her şeyi kaybetmenin eşiğine gelir ve bu eşitsizliklerle dolu sistemin içinde ayağa kalkarak yeni bir “efendi” olmak için mücadele verir.

Uzaylılar ve güçlü uzay sihirbazlarının insan köylerini köleleştirmesinden sonra 2420'de bir geleceği betimleyen bir dizi kısa film, bir grup isyancı, uzay gemilerine pilotluk yaparak yabancı efendilerine karşı bir karşı saldırı düzenleyenler. 5G TeaM