L'Hermine

Michel Racine, Assize Mahkemesi başkanı olarak yalnızca kendisine değil, diğerlerine karşı da sert tutumuyla tanınan ve saygı duyulan bir figürdür. Her şey, Ditte’nin tekrar jüri üyeliğine seçilmesiyle ve onun hüküm sürdüğü bir ceza davasında jüri olmaması durumunda köklü bir değişime uğrayacaktır. Michel ile Ditte geçmişten gelen bir tanışıklığa sahiptir ve aralarında özel bir bağ bulunmaktadır. Bu nedenle, Ditte’nin jüri olarak görevlendirilmesi Michel’in hayatında beklenmedik bir dönüm noktası yaratır. İkisi arasındaki bu yakınlık, dava sürecinin gidişatını önemli ölçüde etkiler. Ditte, Michel’in sert ve disiplinli karakterinin farkındadır ancak yine de jüri görevini üstlenmeyi kabul eder. Bu karar, belki de Michel’e biraz daha yaklaşma ve onu daha iyi anlama isteğinden kaynaklanmaktadır. Ancak Ditte’nin Michel’e olan bağlılığı, onu karmaşık ve zorlayıcı bir durumun içine sürükler. Michel ise, ciddi bir suç davasında jüri üyesi olarak görev yapan Ditte’yi yönlendirmek zorunda kalır. Bu süreç, Michel’in iç dünyasındaki çatışmaları da gün yüzüne çıkarır. Geçmişe dayanan bağları, Michel’in yargılama sürecindeki tutumuna yansır ve onun daha duygusal yönünü ortaya koyar.